Spor

İstanbul’dan Bişkek’e bilikletle vardı, Tanrı Dağları’na tırmandı

İstanbul’dan bisikletle yola çıkan Beden Eğitimi öğretmeni Mustafa Aksoy, 7 günlük vadi yürüyüşü ve 4 gün süren zorlu tırmanışın ardından Tanrı Dağları’nda yer alan Han Tengri (Göklerin Efendisi) dağının zirvesindeki kuzey buzuluna ulaştı.

Dağcılık sporuyla uğraşan 35 yaşındaki Aksoy, başkent Bişkek’te, AA muhabirine 10 yıl önce kurduğu “Tanrı Dağlarına yolculuk” hayalini nasıl gerçekleştirdiğini anlattı.

İstanbul’dan bisikletle yola çıktığını ve 80 günde 5 bin 747 km pedal çevirerek Bişkek’e vardığını dile getiren Aksoy, ardından kuzeydeki Issık Göl Bölgesi’ne bağlı Enilçek mevkisinde 100 kilometrelik vadi yürüyüşü yaptığını söyledi.

Aksoy, ana kampa geldikten sonra 4 gün süren zorlu tırmanışın ardından Han Tengri’nin 7 bin 10 metrelik zirvesine ulaştığını belirterek yolculuğunu şöyle anlattı: “Han Tengri dağına ulaşmak için Enilçek’ten yürüyüşe başladım. Yürüyüş yapan çok az kişi vardı. Burada dört gün yalnız, üç gün de Kazak bir aileyle yürüyüşüme devam ettim. 20 kg ağırlığındaki sırt çantamda 10 günlük yiyeceğim, çadırım, uyku tulumum, matım, kıyafetlerim ve yedek ayakkabılar gibi malzemelerim vardı. Vadinin yarısı buzuldan ibaret. Burada seraklar, buzuldan nehirler, buzul çatlaklar, görünmeyen buzul altı nehirler vardı. Dağda yürüme kabiliyetimin sayesinde ana kampa kadar ulaşmayı başardım”

Helikopterle ulaşılan ana kampa yürüyerek vardı

Aksoy, genellikle helikopterle ulaşılan ana kampa bir hafta içinde yürüyerek vardığına dikkati çekerek zirve hazırlıklarına başladığını söyledi.

Zirvenin fiziksel ve ruhsal ciddi hazırlık gerektirdiğini Aksoy, “Hazırlık süreci dağın 5 bin 800 seviyesindeki kampa kadar devam ediyor. Aynı zamanda burada bedeni yüksek irtifaya alıştırma süreci geçiriyorsun.” dedi.

Aksoy, “Piramit şeklindeki dağın birçok noktasında yaklaşık 500-600 sabit hat ipleri güvenli hale getirilmiş. Ayrıca, kar, buz, kaya üzerindeki tırmanışlar çoğu yerde miks tırmanış tekniği gerektiriyor. İki günlük dinlenmeden sonra 4 gün süren zorlu tırmanışın ardından zirveye ulaştım.” diye konuştu.

“Kırgızlara hayran oldum”

Tırmanışı “unutulmaz” olarak nitelendiren Aksoy, “Dünyada tırmanması en zor 5 dağdan biri olan Han Tengri gerçekten dağ gibi dağ.” ifadelerini kullandı.

Aksoy, bu deneyim sırasında Kırgız halkının gündelik yaşamını gözlemleme şansı bulduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu: “Burası ata yurdumuz. Atalarımızın toprağı, hayallerimin yeri, hedeflerimden biriydi. Burada iletişim problemi yok. Kırsalda zaman daha yavaş ilerliyor. Kırgızlar çok güzel bir hayat sürüyorlar. Doğa ile iç içe, hayvancılıkla meşguller. Yaşantılarına hayran kaldım. Beni sıcak karşıladılar ve ikramlar bulundular. Geçmişe gitmiş gibiyim adeta. İnanılmaz ve unutulmaz anılar yaşadım. Herkese tavsiye ediyorum.”

Aksoy, “ana yurttan ata yurda yaptığı bu yolcukla” gelecek nesillere örnek olmayı istediğini belirterek, “Tanrı Dağlarına Yolculuk” projesini kitaplaştırmayı hedeflediğini kaydetti.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu